Yine bir tercih dönemi ve yine özel mesaj kutularım SDÜ tercih etmek isteyen kardeşlerim tarafından aşındırılıyor. Durum böyleyken ben de kendi açımdan SDÜ’yü ve SDÜ’de öğrenci olmayı anlatayım istedim. Merak edenlere bir nebze olsun yol göstermesi dileğiyle bu yazıyı yazmaya karar verdim ancak yayınlaması tercih bitimine kalsın istedim.
Yazacağım yazı bilgiden çok deneyim içerir. Dolayısıyla doğruluğu kadar yanlışlığı da kendi yaşanmışlıklarımdan oluşmakta. Şimdi keyifli okumalar.
Öncelikle ben de bir çoğunuz gibi Isparta‘nın nerede olduğunu tercih döneminde öğrendim. Hatta SDÜ Endüstri de tercih listeme son gün girdi desem yeridir. O hafta bir iş seyahati için Isparta’ya uğrayan amcamın son an verdiği tavsiyenin beni bambaşka bir hayata sürükleyeceğini bilmiyordum.
Bir akşam vakti sonuçlar açıklandı. Bilgisayarın karşısında sonuca bakarken Süleyman Demirel Üniversitesi‘ni görebiliyor ancak Endüstri Mühendisliği‘ni göremiyordum. Tüm samimiyetimle belirtmek isterim ki 45-50 saniye falan hangi bölüm diye aradım. Benim tahminim Süleyman Demirel ya da Pamukkale İnşaat Mühendisliği’ydi ama duam ikisinin arasında bulunan SDÜ Endüstri’den yanaydı, nasibim de oradan yana oldu.
Isparta’ya kayıt için gittiğim sabah ufak bir gezinti yaparken yakın arkadaşımla telefonda konuşuyordum ve aynen şunları söyledim ” Ben buraya geldim de buraya şehir yapmayı unutmuşlar.” Aslen Ardahanlı olan, 14 sene Ardahan’da yaşamış olan ve sadece 4 sene İzmir havası tatmış olan bana Isparta pek küçük gelmişti. Hiç ters yöne gitmiş olabileceğim aklıma gelmemişti nedense..
Kayıt işlemleri tamamlandıktan sonra hem şehri gezmek hem de bir yurt ayarlamak üzere çarşıya indiğimizde sabahki şoktan olsa gerek pek memnun oldum, ucundan kıyısından bir şehir vardı. Her ne kadar iki tane caddesi olsa da bir şeyler vardı. Derken sizlerin de yaşayacağınız kalacak yer arama stresine girdim..
Isparta’da yaşayacağınız en büyük problem kalacak yer olacak. Binaların pek çoğunda “Mülk Allah’ındır.” yazısını görmeniz size şehrin inançlı ve merhametli insanları olduğunu düşündürecek olsa da para söz konusu olunca diğer konuları gözardı ettiklerinden bahsetmek isterim. Dolayısıyla yurt ya da apart ararken bol bol gezinin ve sizi kandırmalarına izin vermeyin, genellikle verdikleri hiçbir sözü tutmayacaklar.
Ben de böyle bir çile içerisinde gezip dolandıktan sonra umudu kesmiş bir halde İzmir yolunu tutmuşken bir yurt ile karşılaştım. Aslında bir önceki sokaktaki yurda bakacaktık ancak ona giriş bulamayınca kendimizi bunun önünde bulduk, belki de nasip denen şey budur diyip girdik içeri. Isparta’da gezdiğimiz en iyi yurt olunca senet sepet işlerini halletmeye koyulduk. Ardından da İzmir yolunu tuttuk.
SDÜ’de okuduğunuz süre boyunca fakülte öğrenci işlerine inanmayın. Sizi başlarından atmak için ellerinden geleni yapacaklar. Çoğunlukla da sizi yanlış yönlendirecekler. O yüzden hayati meselelerinizde Batı Kampüsü’ndeki Öğrenci İşleri Daire Başkanlığı‘na gidin.
Kayıt yaptırırken özellikle hazırlık okumak istediğimi belirttiğimde öğrenci işleri görevlisi bana sınava girmem gerektiğini, bu şekilde seviyemin belirleneceğini ancak hazırlığı okuyabileceğimi söylemişti. Ancak ben yanlışlıkla hazırlığı atladım ve bana sınava girmeseydin denildi. Gerçi iyiki geçmişim ama o başka zamanın konusu.
Yurda ingilizce sınavı öncesi geldiğim gün o sene oda arkadaşı olacağım elemanlardan biriyle tanıştım. Isparta’da tanıştığım ilk insan arkadaşım olmakla beraber zamanla hem aynı odayı hem de aynı evi paylaştık. Arkadaş işi tamamen şans ama o şansı yakaladığınızı hissederseniz ona sahip çıkın. Selam olsun sana Trabzonlu çocuk..
Yurda girdiğimizde iki kişilik yer kalmış ve bir tanesi bu Trabzonlu’nun olduğu en üst kattaki odada diğeriyse en alt kattaki odadaydı. Elbette ki seçimimi üst kattan yana yaptım, 3 kişi olunca biri ayrı düşer dediğinizi duyar gibiyim. İşte tam burada da Burdur’un Gülü’ne bir selam çakıyoruz. Aynı oda, aynı ev.. Hatta arkamdan ailemle iş çevirip bana sürpriz bile yapmaya çalıştılar. İşte bu da Isparta’da tanıştığım ikinci kişiydi.
Şimdi gerisini boşverin falan diyormuşum 😛 Neyse tabiki öyle bir şey söylemeyeceğim. Isparta’da tanışıp da arkadaşımın iyi devam ettiği, sallantılı süreçler geçirdiği ya da çok tatsız bir şekilde bittiği bir sürü insan oldu. Bu memleketin en güzel yanı yapacak çok fazla şey olmadığı için arkadaş konusunda kendinizi fazlasıyla geliştirebiliyorsunuz. Ayrıca tahmin edebileceğinizin ötesinde bir kültür cümbüşü ile sizlere muhteşem bir imkan sunuyor.
Eee şimdi Isparta’ya geldik, kalacak yeri de bulduk. Gelelim şimdi yavaş yavaş eğitim hayatına. Hali hazırda öğrenciliğim devam ettiği için elbette burada bazı kırpılmış şeyler olacak ancak genel olarak üniversite akademik anlamda çok başarılı.Girişimcilik ve makale yayınlama gibi konularda sıkça Türkiye’nin En’leri arasına giriyor.
Sdü’nün en güzel yanlarından bir tanesi öğrenci topluluklarının fazlasıyla desteklenmesi. Gerçi son yıllarda aldığım duyumlar bu desteklerin fazlasıyla kısıldığı yönünde ancak yine de hemen hemen haftada bir çok güzel bir etkinliğe, bilgilendirici bir seminere ya da dönemsel olarak düzenlenen tiyatrolara katılabilir ya da bunların direk organizasyonunda yer alabilirsiniz.
Geçtiğimiz yıllarda 2 Akts’lik bir “Bilimsel ve Kültürel Etkinlik” dersi ile öğrencilikleri süresince lisans öğrencilerinin 10, önlisans öğrencilerinin 5 etkinliğe katılması şartı koşulmuştu. Bu sayade bir çok arkadaşım düzenlenen etkinliklere katılım göstermiş, ucundan kıyısında ilham almışlardı. Ancak bu sistem büyüklerimiz tarafından verimli bulunmadığı için kaldırıldı. Vardır bir bildikleri.
Derslerin başladığı ilk gün benim için efsane bir abi olan Oğuz abi bana bu kulüplerin kapısını aralamış oldu ve ardından kendimi pek çok işin arasında buldum. Bir kulüpte görev almanın çok kıymetli olduğuna inanıyorum. İş sahada öğrenilir, broşür üzerinde değil. Tabii ki burada kastım sadece gidip gelmek değil, aktif katılım göstermek.
İşte SDÜ’lü kardeşlerim için birkaç kulüp önerisi: Sdü’nün tartışmasız ve açık ara en iyi topluluğu şüphesiz Türkçe Topluluğudur. Ardından Tarih Topluluğu ve Rock Topluluğu gelir. Geçtiğimiz senelerde sancılı dönemler geçiren, benim de bir zamanlar içerisinde bulunduğum Endüstri ve Kalite de geçtiğimiz sene güzel bir atak yaparak eski günlerine dönme yolunda sağlam adımlarla ilerliyor. Bir de benim en çok emek verdiğim ve zamanında en çok sevdiğim kulüp var ki Paguk‘u da ziyaret edebilirsiniz. Son zamanlarda ne durumdalar çok takip etmiyorum, karşılıklı bir vefasızlık sürecine girdik ama zamanında çok güzel işler yapmıştık.
Üniversite süresince seçeceğiniz arkadaşlarınız çok kıymetli. Bir kısmı sizi yukarı çekecekken bir kısmı da sürekli aşağı çekecektir. Aşağı çekenlerden mümkün olduğunca çabuk kurtulmanızı tavsiye ederim, zaten zamanla sizi aşağı çektiklerini anlayacaksınız. Diğerleri ile de Gökçay‘a çıkıp lunapark’ta eğlenebilir, birer çay içebilir ya da huzurevini ziyaret edebilirsiniz.
Siz Isparta’yı ne kadar severseniz Isparta da sizi o kadar sevecektir, işin özü bu. Aklınızda herhangi bir soru olursa da bana mesaj ya da mail atabilir, merak ettiğiniz her şeyi sorabilirsiniz. Sevgilerle..
Ben bu yıl sdu de endüstrisi okumak istiyorum akademik olarak öğrencilere ustun korumu yoksa gercekten isin özünü mu ogretiyor bunu cok merak ediyorum birde bu bolumde gelismek icin yabanci dilin ne gibi etkisi var biliyormusunuz
Bu arada yazin gayet guzel ve acikayiciydi ispartada öğrenci olmak arastirmalarima ve yorumlara gayet güzel görünüyor sizin de yapmis olduğunuz böyle bir calismadan dolayi teşekkür ederim
Yakup selam,
Eğitim genellikle senin kendini geliştirmene seni yönlendirecek şekilde oluyor. Aradan zaman geçmeye başladıkça verilen mantığın aslında yeterli olduğunu hissetmeye başladım ama öğrenciyken yeterli olmadığını ve iyi bir eğitim verilmediğini düşünüyordum. Sanırım hocaların uzmanlıklarına güvenmek gerekiyor ve daha çok gösterdikleri yolu anlamak gerekiyormuş.
Benim dönemimde hoca sayısı biraz daha azdı. Dolayısıyla açılan seçmeli dersler konusunda çok fazla seçeneğimiz olmuyordu. Şimdilerde sanırım bu durum biraz değişmiş ve daha çok sana hitap eden dersleri de alabilmeye başlamışsın.
Olur da oraya gidersen Endüstri ve Kalite’ye selamımı götürmeyi unutma 🙂